Annemden aldığım altın çilek fidesi
kökleniyor.
Arada bir onun köklerini seyrediyorum.
Toprağa sarıldığını, filizlenip açtığını
hayal ediyorum.
Arada bir pencereye bir kumru konuyor.
Biraz kalıp gidiyor.
Pencere demirlerine, pimapenlere,
çanak antenlere inanmıyorum.
Yine de güzeller kumrular ve çiçekler.
Ağaçlar, atlar, kediler.
Yaşayan kediler.
Ve bazı insanlar.
Mesela gürültü yapmayan insanlar.
Uzaklara dalacak hikayesi olan
sessiz insanlar.
Topladığı kozalakları bir çırpıda sayıp,
para üstü hesaplayamayanlar.
Takvim yaprağına bakıp şarkı mırıldanan,
şarkı söyleyerek uyanan,
şarkısı olan insanlar.
Ve unutmayanlar.
Özleyenler.
Bekleyenler ne güzel.
29.01.2016
Arnavutköy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder